TÜRKİYE CANIM FEDA



Türkiye Yol Haritasi

Copyright by UnFoRGiVeN
 

GÜVERCİNLERİN BESLENMESİ

Güvercinlerin gereksinimleri yıl boyunca değişiklik göstermektedir. Dolayısıyla güvercinlerin beslenmelerinde kullanılan dane karışımları da bu değişimlere uydurulmalıdır. Güvercinlerin yaşamında yıl boyunca görülen değişik dönemler şunlardır:

1. Üreme ve yavru büyütme dönemi
2. Performans dönemi (Uçuş, gösteri)
3. Tüy dökümü dönemi
4. Kış durgunluğu dönemi

İyi bir güvercin yemi karışımında proteinler, karbonhidratlar, yağlar, vitaminler ve mineraller dengeli bir şekilde bulunmalıdırlar. Yem karışımlarında kullanılan daneler çimlenme yeteneklerini kaybetmemiş olmalıdırlar. Bu durum yem kalitesinin ölçüsüdür. Güvercin yemi karışımlarında kullanılabilecek yemler ve besin madde içerikleri aşağıda verilmiştir.


Baklagiller
Bu yemler proteince zengin yemlerdir. Protein gereksinimi büyüme ve tüy değiştirme döneminde artar.

 

Yem Protein Karbonhidrad Yağ Selüloz
Faulye % 25,4 % 48,2 % 1,5 % 7,1
Mercimek % 22,0 % 50,4 % 1,2 % 3,5
Bezelye % 22,9 % 53,1 % 1,2 % 6,1
Soya Fasulyesi % 35,7 % 27,5 % 17,0 % 4,8
Fiğ % 23,0 % 50,2 % 1,5 % 6,0
 

Tahıllar
Bu yemlerde ağırlıklı olarak karbonhidrat bulunur. İyi yem karışımların temel kısmını oluştururlar.

 

Yem Protein Karbonhidrad Yağ Selüloz
Yulaf % 11,2 % 63,6 % 5,2 % 10,2
Darı % 10,5 % 65,2 % 3,5 % 1,8
Buğday % 13,2 % 67,7 % 2,0 % 1,8
Mısır % 7,1 % 67,0 % 4,0 % 2,2
Arpa % 10,4 % 66,3 % 1,8 % 4,5
 

Yağlı Tohumlar
Kısmen proteince zengin yağlı tohumlardır. Karışımlara az miktarda katılmalıdırlar.
Fazla verilmeleri zararlıdır.

 

Yem Protein Karbonhidrad Yağ Selüloz
Kenevir % 19,3 % 17,9 % 32,2 % 16,6
Kolza (Rapiska) % 19,9 % 16,8 % 44,2 % 6,3
Keten % 23,3 % 21,6 % 30,8 % 9,4
 

Aşağıdaki tabloda güvercin yemi karışımlarında hangi yemlerin
 ne oranlarda bulunmalarının uygun olacağı gösterilmiştir.

 

Yem Ortalama En Az En Fazla
Fasulye % 10 % 5 % 25
Mercimek % 10 % 5 % 30
Bezelye % 10 % 5 % 25
Soya Fasulyesi % 6 % 4 % 15
Fiğ % 40 % 10 % 70
 
Yulaf % 20 % 5 % 40
Darı % 10 % 5 % 20
Buğday % 8 % 5 % 20
Mısır % 5 % 2 % 10
Arpa % 5 % 1 % 25
 
Kenevir % 2 % 1 % 5
Kolza (Rapiska) % 2 % 1 % 6
Keten % 5 % 1 % 10
 
Vitaminler kuşlarımızın vücudunda bazı olaylarda elzem olan maddelerdir. En önemlileri A, B, C, D, ve E’dir. Piyasada çeşitli vitamin preparatları satılmaktadır. Bunların kullanımında en önemli husus doza dikkat edilmesidir.

Mineraller ve iz maddelerde kuşlarımızın beslenmesinde mutlak surette gerekli olan maddelerdir. Eğer kümesiniz bahçede ise ve kuşlarınız yeterli süre bahçede gezme olanağı buluyorlarsa bu maddeleri de topraktan almaları olanaklıdır. Ancak bu durumun sağlanmadığı koşullarda grit yada yalama taşı adı verilen ve piyasada satılan preparatlar kullanılmalıdır. Bunların içerisinde en önemlisi, özellikle yumurtlama döneminde gerekli olan kalsiyumdur. Yumurta veya midye kabukları da bu amaçla kuşlara yedirilebilir.

Kuşlarımızın önünde sürekli ve temiz su bulunmalıdır. Özellikle yavru döneminde suya gereksinim artar.

Güvercin başına verilecek yem miktarı, güvercinlerimizin canlı ağırlıkları dikkate alınarak ortalama, küçük ırklarda 20-30 g; orta büyüklükte ırklarda 35-50 g ve büyük yada ağır ırklarda 40-60 g’dır. Yem karışımındaki tüm danelerin yenmelerini sağlamak amacıyla günde iki kez yemleme tavsiye edilmektedir. Verilen yem kuşlar tarafından 15-20 dakikada tüketilmelidir. Eğer bu süre sonunda halen yemlikte yem kalıyorsa yem miktarı biraz azaltılmalıdır. Kuşlarımızın yem tüketimini bulmanın diğer bir pratik yolu onları bir gün aç bırakıp daha sonra yiyebildikleri kadar yem vermektir. Bu açken bir kerede yenen miktarın 1/3’ü sabah, kalan 2/3’ü ise akşam verilmelidir. Buna karşın yeni yeme düşen yavruların önünde yem sürekli bulundurulmalıdır. Yavrular büyüdükçe haftadan haftaya yem miktarı azaltılmalı ve bunun sonunda yavrularda da günde iki kez yemlemeye geçilmelidir.

Tüm hayvanlarda olduğu gibi güvercinlerde de yem miktarı ve dengeli beslenme cok önemlidir. Özellikle kapalı koşullarda yetiştirilen kuşların her zaman önlerinde yemin bulundurulması kuşların yağlanmasına neden olur. Yağlanma kuşlarda üreme problemlerine yolaçabildiği gibi özellikle uçucu kuşlarda uçuş performansını olumsuz olarak etkilemektedir.

 

GÜVERCİN BAKIMININ ESASLARI

Sevgili Yetiştiriciler, hepimizin ortak merakı olan güvercin yetiştiriciliğinin, güvercin sağlığı bakımından da  temelini oluşturan, olmazsa olmaz şeklinde de değerlendirebileceğimiz ana kuralları vardır. Uygulanması gereken kurallar nelerdir kısaca açıklayarak başlayalım;

1. Mutlaka standartlara uygun kümes veya kümesler.
2. Temizlik ve hijyen
3. Sağlıklı damızlık
4. Finansman     
5. Zaman
6. Sportmenlik

1.Kümes ;
Kümes deyince aklımıza gelen konu; güvercinlerimizin rahat edebileceği, sağlık koşullarına uygun ,yaşamları süresince barınabilecekleri güvercin evlerinden söz ediyorum. Kümesleri, bahçe kümesleri ,tavan arası kümesleri ve teras kümesleri olarak sınıflandırabiliriz. Kümeslerimizin cephesini , şayet şeçeneğimiz varsa rüzgarın daha ılık estiği, sabah güneşini ve gün boyu güneş ışınlarını alabilen doğu veya güney doğu yönlerine kurarsak kuşlarımızın güneş ışınlarından azami derecede faydalanmalarını sağlarız. Böylece sabahın erken saatlerinde kümesin içersindeki havanında ılıklaşmasını sağlarız. Kümeslerin çok lüks olması önemli değildir ancak ihtiyaçlara cevap vermesi çok önemlidir. Bahçe kümeslerini ve terasta inşa edeceğimiz kümesleri yerden 45cm gibi yüksekliğe kaldırırsak, kümesin altında oluşacak hava sirkülasyonu sayesinde kümes tabanının daima kuru kalmasını sağlarız. İyi bir kümeste dikkat edilmesi gereken en önemli husus kümesin tabanının sürekli olarak kuru kalmasını sağlayan ve kuşlarımızda  üst solunum problemleri yaratmayan havalandırma sistemlerinin bulunmasıdır. Bunun için belli zaman dilimlerinde devreye sokacağımız (kuşları yemleme zamanı gibi ) elektrikle çalışan havalandırma sistemlerini tercih edebileceğimiz gibi doğal havalandırma sistemlerini de oluşturabiliriz. Burada dikkat edilmesi gereken en önemli husus kümes içersinde kuşlarımızı cereyana maruz bırakmamaktır. Bu nedenle kümeslerde tek cepheden, tercihen kümeslerin ön yüzünde alttan açılacak havalandırma delikleri ile kümesin içersine temiz hava girmesini sağlarız. Tavandan açacağımız havalandırma bacaları ile de kümesteki istenmeyen kötü hava ve kokuların dışarıya çıkmasını sağlarız. Böylece kuşlarımızı hava akımlarına (cereyan) maruz bırakmaksızın kümeslerimizin hava sirkülasyonunu sağlarız.

Ayrıca kümeslerde kuşlarımızın yuva ölçülerini ve şekillerini belli standartlara göre dizayn edersek hem kuşlarımız rahat eder hem de yuva temizliğinde bizler rahat ederiz. Standartlara uygun yuvadan kastım; bir çift kuşun yaşamlarını sürdürebileceği, rahatlıkla eşleşip yavrularını büyütebilecekleri, kolay temizlenebilmesi için altında tercihen yuva ızgarası olan, içersinde 2 adet yumurtalık konulabilen, önleri gerektiğinde kapatılabilmesi için yuva önü bulunan, yetiştirdiğimiz kuşların fiziki yapılarına uygun ölçülerdeki yuvaları kastediyorum. Bu yuvaların ölçüleri kişisel olarak değisse de, normal ölçüler 40x60x40 veya 40X70X40 gibidir. Konuyu biraz açmak gerekirse ideal bir yuva 40 cm derinlik, 60 cm genişlik, 40 cm yüksekliktedir. Bu standartlara sahip bir yuvada bir çift kuş, konulacak 2 adet yumurtalık sayesinde aynı anda bir çift yavru büyütürken, bir çiftte yumurtaya yatabilir. Yuva önleri sayesinde ise kuşlarımızı yuva içersine kapatıp, burada eşleştirerek, yemini ve suyunu burada vererek  doğacak yavruların istediğimiz çiftlere ait olduğundan emin olabiliriz. Ayrıca yuva önlerine takacağımız mamalıklara yem koyarak, hem yavruya bakan çiftlere yardımcı olabiliriz, hem de yavruların ebeveyinlerine bakarak çabucak yem yemeyi öğrenmelerini sağlarız. Yuva altı ızgaraları ise kuşlarımızın dışkılarıyla temasını kestiği için yemin dışkı ile bulaşması sonucu oluşabilecek olan enfeksiyonların önlenmesinde rol oynayan çok önemli faktörlerden biridir. Ayrıca haftada bir kez bu ızgaraları kaldırmak suretiyle yuvalıkları kolayca temizleyebiliriz.

Kümeslerimizin tabanlarını günlük olarak temizlemiyorsak yere koyacağımız taban ızgaraları sayesinde kuşlarımızın dışkıları ile temasını keseriz. Kuşlar yerdeki dışkılara basmadığı için, bu dışkılar daha kısa sürede kuruyup, temizlik aşamasında ise daha kolay temizlenebilecektir. Kümeslerde kuşlarımızın suluklarını yerden takriben 50cm yükseklikteki sehpaların üstüne yerleştirirsek, içeride uçuşan tozların sulukları kirletmesini belli oranda önlemiş oluruz. Kuşlarımızın mutlaka hergün sularını değiştirip tazeleyelim. Böylece uzun süre suluklarda bayat su kalmayacağından suyun bakteri üretmesini de belli oranda önlemiş oluruz. Günlük verdiğimiz suyu direk çeşme suyu yerine, içersine bir miktar su dezenfektasyonu ilave ederek verirsek, sudan geçmesi muhtemel olan bazı enfeksiyonları önlemiş oluruz. Ayrıca kuşlarımıza yemlerini mutlaka temizlenip dezenfekte edilmiş bir zeminde veya yemliklerde vermeliyiz. Sanırım hiç kimse tuvalette yemeğini  yemek istemez. Öyleyse bizlerde kuşlarımıza yemlerini özenle hazırlanmış yemliklerinde sunalım.Alacağımız bu basit tedbirlerle kuşlarımızın sağlıklı kalmalarını sağlamış oluruz.

Standartlara uygun kümes , yuva , tünek vs. örneklerini TGYB’nin fotoğraf  galerisindeki salma örneklerinde görebilirsiniz. 

2.Temizlik ve Hijyen ;
Temizlik ve hijyenik koşullar hastalıkların kolayca yayılmasını önleyeceğinden, mutlaka uygulanması gereken önemli tedbirlerdir.
Haftalık yapacağımız kümes temizliği, yerleri, yuvaları, yumurtalıkları, tünekleri ve kümeste kullanılan her türlü ekipmanı kapsamalıdır. Kümes temizliği birkaç aşamalıdır. Birinci aşamada kümesteki her yer ve ekipmanlar (yemlik, suluk vs ) temizlenmelidir. Bu periyotta mümkünse elektrik süpürgesi ile kümesteki her yerin küçük tozları alınır. İkinci periyotta ise bir kova içersine konulan bir miktar dezenfektasyon ilacı karıştırılmış ılık su ile bütün yüzeyler silinmek suretiyle, mikropların barınmasına uygun ortam yaratabilecek olan tozlar silinip temizlenir. Son olarak ta dezenfektasyon pompası ile püskürmek suretiyle kümesteki el girmeyen yerlerde dahil olmak üzere her yer dezenfekte edilir. Bu işleme alternatif olarak pürmüz ile yakmayı da deneyebilirsiniz.
Unutmamak gerekir ki yakma metodu da mikropların imha edilmesinde çok etkilidir. Ancak çok dikkatli olunmasını tavsiye ederim. Zira yangın çıkarabilirsiniz veya kendinize zarar verebilirsiniz. 

3.Sağlıklı damızlık ;
Damızlık seçimimizi yaparken, kuşun gözle görülebilen ve aranılan vasıfları dışında ,sağlık barometrelerinin de dikkate alınması gerektiğini düşünüyorum. Zira sağlıklı yavrular ancak sağlıklı damızlıklardan gelir. Dikkat edilecek olursa doğada sadece en sağlıklı ve en güçlü hayvanlar hayatta kalır ve onlar sürünün damızlığını oluşturur. Bizlerde tabiata fazla aykırı davranmamalıyız. Çok çabuk hastalanan bir damızlık kuşun yavruları da aynı olacaktır.Fakat sağlıklı, her türlü koşullarda hayatta kalmayı başarabilen ve hastalıklara karşı ilaç kullanmaksızın direnç gösterebilen bir damızlık, daima dayanıklı bir soyun atası olacaktır. Bilemiyorum bizler belki de posta güvercini yetiştiricisi olduğumuz için ve bu kuşlar sportif amaçlı yetiştirildiklerinden bu konuda çok hassasiyet gösterebiliriz. Ancak başka ırkları da yetiştirmiş olsaydım, aynı düşüncelerle hareket ederdim.

4.Finansman ;
Kuş bakımı sanıldığı kadar çok basit ve ucuz olmayıp, mutlaka belli oranda finansmana ihtiyaç duyulmaktadır. Bunları belirtmemdeki neden şayet yeni bir arkadaşımız bu hobiye merak salarsa, kendini nelerin beklediğini bilmesi içindir. Bu harcamaları kısaca özetlemek gerekirse; başlangıçta kuş edinebilmek için bir miktar harcama yapılır. Daha sonra kuşun olağan harcamaları vardır.Yem, ilaç, aşı, vitamin, yem katkıları vs. gibi. Form ve Performans ırklarını besleyen arkadaşların harcamaları aşağı yukarı bunlarla biterken, Posta güvercinleri ile uğraşanları daha farklı harcamalar da beklemektedir. Örneğin yarışları tertipleyen organizatörlere yaptıkları harcamalardan dolayı ödenen kuş başı ücret, ayrıca kuşları yarışlara hazırlamak için kişisel arabalarınızla veya yarış arabasıyla yaptıracağınız antrenmanlara harcanan paralar vs. Yaklaşık 80 –100 adet posta güvercini besleyip yarıştıran bir kümesin senelik harcamaları ortalama 1000 $ civarındadır.Bu bakımdan posta güvercini ile profesyonel anlamda uğraşmayı düşünen yeni arkadaşların işin bu yönünü de göz önünde bulundurmalarını tavsiye ederim.

5.Zaman ;
Hangi ırkları yetiştiriyorsanız yetiştirin, mutlaka bakımı için belirli bir zamana ihtiyaç vardır. Bu zaman diliminde eğer hava müsaitse kuşlarımızı mutlaka dışarı çıkarıp havalandırmalıyız. Bütün günü kümeslerde kapalı olarak geçiren kuşların bu özgürlüğe herşeyden fazla ihtiyacı olduğunu unutmayalım. Şayet posta güvercini yetiştiricisi ve yarışçısı iseniz size günde en az iki saat gerekiyor demektir. Sabahları 1 saat, akşamları da bir saat olmak üzere günde iki saat uçurtmak gerekiyor. Başka türlü bu GÖKYÜZÜ SAVAŞÇILARINI formda tutamazsınız.

6.Sportmenlik ;
Her türlü yarış müsabakalarında olduğu gibi güvercin sporunda da yetiştiricinin diğer yetiştiricilere karşı sportmence davranması gerektiğine inanıyorum.Yetiştirici herşeyden önce başkalarının haklarına saygı gösteren, bilgi birikimini paylaşan, dürüst, birlikte aynı hobiyi paylaşan kişilerinde hobilerini yapmalarına imkan tanıyan, başkalarına ait kuşları yakaladığında, mümkünse sahibine iade etmeyi prensip edinmiş ve elindeki ile yetinmeyi bilen bir yapıya sahip olmalıdır. Bunun gerçekleştirilebilmesi içinde mutlaka her yetiştirdiğimiz kuşumuza yıl ve isim markası takılmalıdır. Kuş alımlarında kuş sahibi, sattığı kuşla beraber kuşun markasının karşılığı olan kartını veya pedigresini vererek bir anlamda alıcıya kuşun nüfus kağıdına sahip olma imkanı tanımış olur. Sanırım bu tarzda uygulamalar ile hepimizin korkulu rüyası olan kuş HIRSIZLIĞININDA önüne belirli oranda geçmiş oluruz. Güvercin yetiştirmenin bir AMAÇ değil, bizleri birbirleriyle tanıştıran ve kaynaştıran bir ARAÇ olduğu düşüncesinin, hepimizin bu olaya bakış açısını değiştireceğini tahmin ediyorum. Ayrıca hasta kuşunu bir başka yetiştiriciye satmanın da gittiği yerde doğuracağı sonuçlar açısından son derece sportmenlik dışı bir davranış biçimi olduğunu ifade etmeliyim. Şayet kümesimizde herhangi bir hastalık varsa, bunu çevremizdeki kümeslerin sahiplerine bildirip tedbir almalarını sağlamakta herşeyden önce bir insanlık ve sportmenlik görevidir.

Saygılarımla...

 

 
Sitemizde yayınlanan her türlü içerik izin alınmadan ve kaynak gösterilmeden yayınlanamaz... Bu web sitesi ücretsiz olarak Bedava-Sitem.com ile oluşturulmuştur. Siz de kendi web sitenizi kurmak ister misiniz?
Ücretsiz kaydol